Komşuda pişer bize de düşer

Eskiden evde pişenden yan komşuya tattırmak, sonra da tabağınıza koyulmuş yepyeni bir lezzetle bir gün komşunuzu kapıda buluvermek o kadar da ender bir şey değildi. Tabağınız elimde kapınızı çalıyorum... Bakalım bu size ne kadar tanıdık gelecek, komşuda pişenden size ne düşecek?!...

Pazar, Mayıs 14, 2006

Pekmezli Yumurtasız Esmer Kek

Geçen gün tahinli kahve yapmıştım. Tahine pekmez yakışır, kahveye de kek! Bir süre önce deneyip beğendiğim bu tarifin bir başka özelliği de yumurtasız olması... Paskalya öncesinde oruç tutan Ortodokslar, 40 gün boyunca hayvansal gıdalardan hiçbirini tüketmiyorlar; buna et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleriyle yumurta da dahil. Dolayısıyla bu süre boyunca kek gibi yumurtasız "düşünülemeyecek" şeyleri alışılmış usulün dışında yapabileceğimiz tarifler dolaşıyor ortalıkta, televizyonda, gazete ve dergilerde. Aynı bizdeki "Ramazan Yemekleri", "Ramazan Tatlıları" kitapçıkları gibi... Tarifin yumurtasız olması, kolestrolünü dengelemeye çalışanların da işine yarayacaktır, sanıyorum.

Bu türden tariflerin yoğunlukta olduğu dönemde, az rastlanır birşey olmadığından tarifin yumurtasız olmasından söz edilmiyor bile. Öte yandan eski ve ne yazık ki unutulmuş ve artık yapılmamakta olan bir reçete olduğuna değinilmiş. Üzümün öncelikle şarap daha sonra da kuru üzüm olarak değerlendirilmesi, pekmezin de gitgide daha az bulunur birşey olmasına sebep veriyor. (Kızım doğduktan sonra, ona vermek için pekmezi ancak sonbaharda ve organik ürünler satan dükkanlarda bulabilmiş, Türkiye'den getirmediğime bin pişman olmuştum. Geçen sene tedarikli davranıp koca bir şişe taşımıştık İzmir'den. Ben bugün o pekmezden kullandım ;)

Pekmezli Kek için;
100 gr. zeytinyağı
100 gr. su
300 gr. pekmez
200 gr. toz şeker
1 limonun suyu
1 yemek (!) kaşığı yemek sodası
1 tatlı kaşığı toz tarçın (toz tarçın, karanfil karışımı olabilir)
400 gr. un

Derince bir kasede zeytinyağını, suyu, pekmezi ve şekeri güzelce karıştırıyoruz. Önce limon suyunun içine sodayı karıştırıp yağlı karışıma ekliyoruz, sonra da elediğimiz unla tarçını. 20 cm. çapında bir kek kalıbını yağlayıp unladıktan sonra oldukça sıvı olan kek hamurunu döküyoruz.
Önceden 160 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık olarak 30 dakika pişiriyoruz. Servis yapmadan önce üzerine pudra şekeri dökülmesi tavsiye ediliyor. (Bence bunca pekmez ve şekerden sonra hiç de gerek yok. Tadı da gayet yerinde oluyor) Afiyet olsun!

Etiketler: , ,

7 Comments:

Blogger tata said...

Yaptim, yedim, yaziyorum. 150 gr seker kullandim gene de bana cok tatli geldi. Gelecek sefer 50 gr. seker ve daha az yag ama onun yerine biraz cevizle denemek istiyorum. Dün aksam agzima alir almaz aklima geldi, ceviz iyi yakisacak diye. Ellerimize saglik, tesekkürler tarif icin.

5/16/2006  
Blogger Papatya said...

Demek hemen denedin tarifi, Tata! O kadar pekmez oldugundan, haklisin, biraz (?!) fazla tatli oluyor. Ceviz benim de aklima gelmisti de evde yoktu. Bir dahaki sefere... afiyet olsun!

5/16/2006  
Blogger tata said...

bu kekin tadi bana birsey hatirlatiyor, cikaramiyorum, deli olacagim. Devamli da atistiriyorum, sanki yedikce aklima gelecek!

5/16/2006  
Blogger Papatya said...

Tatcigim,
hala dusunmekte misin? :) Cok mazilere gittik gzlibe :)))

5/17/2006  
Blogger tata said...

Sevgili Papatya, mazi falan degil ben yasliyim. Büyük oglum agzina alir almaz 'anne bunun tadi lebkuchen gibi, kisin yap bize' dedi. Ben de neye benzedigini bulacagim diye kekin yarisini hallettim. Neyse hic olmazsa bu gece rahat uyurum.

5/17/2006  
Blogger Papatya said...

Tatacigim,
isterim bu lebkuchen'in tarifini o zaman!

5/17/2006  
Anonymous Adsız said...

merhabalar,sevinç ben.izmirden yazıyorum.size yazacağım ve soracağım çok şey var fakat öncelikle bu tarifte dikkatimi çeken.kabartma tozu ve yumurta yok.yemek sodasımı kabartıyo keki.

6/16/2006  

Yorum Gönder

<< Home